Plan ve Bütçe Komisyon Sözcüsü Bitlis Milletvekili Vedat Demiröz  2015 bütçesini değerlendirdi. 

- 2015 bütçesini değerlendirir misiniz? 

- V. Demiröz: Bütçe açığımız her geçen yıl düşüyor. Geçen yıl 33 milyar bütçe açığı beklenirken 18 milyarla kapattık. 2015 bütçesinde 21 milyar bütçe açığı gözüküyor, inanıyorum ki, diğer beklenmeyen gelirlerle ve petrol fiyatlarındaki düşüşle açık vermeden kapatma imkânına kavuşacağız. Yıllar sonra ilk defa denk bütçe yapma imkanı yakalayabiliriz. 

24. dönemin son bütçesini komisyonda yaptığımız yoğun çalışma ve genel kurulda yapacağımız çalışmalarla tamamlayacağız.  Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki adil bir dağılımla her kesimin eşit bir şekilde faydalanacağı bir bütçe yapmaya gayret ettik.

- Dolaylı verginin fazla olduğu bu durum zenginle fakirin arasındaki uçurumu daha da arttırdığı, zenginden daha az vergi alındığı bu nedenle alt gelir gurubundakilerin hırpalandığı söyleniyor. 

- V. Demiröz: Vergide genel prensip az kazanandan az çok kazandan çok almaktır. Bir yeminli mali müşavir olarak dolaylı vergilerin oranını % 60’ların altına düşürülmesi ile ilgili olarak bende kafa yoruyorum. Maliyedeki arkadaşlarla da görüşüyoruz onların da çalışmaları var. Direkt vergileri nasıl artırabiliriz, dolaylı vergileri nasıl düşürebiliriz. Örneğin gayrimenkuldeki değer artışını nasıl vergilendirebiliriz gibi. Hiç şüpheniz olmasın önümüzdeki yıllarda daha geniş bir çerçevede değerlendirilerek direkt vergiler dolaylı vergilerin önüne geçecektir. 

-2015 yılında sosyal giderlere ayrılan payın yükseldiğini görüyoruz. 

- V. Demiröz: 33 milyar lira. Karşılıksız sosyal yardımların büyük bir kaynak ayrıldı. Bir kısmı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı kanalıyla, bir kısmı da diğer kurumlar aracılığıyla veriliyor. AFAD tarafından da verilenler var. Hiç fakirimiz ya da ihtiyaç sahibimiz kalmasın diyebilmemiz için ayrılması gereken rakam 50 milyar lira.  Ak Parti iktidarları döneminde sosyal yardımların her geçen yıl arttığını istatistiklerden görmek mümkün. Bu artış oranıyla hedeflenen rakamı önümüzdeki 3-5  yıl içinde yakalayabiliriz. Vatandaşımıza bu yardımları karşılıksız veriyoruz. Ayrıcı yurt dışından gelen misafirlerimiz için ayrılan 5 milyar dolarlık rakam bunun dışında. Bu da yaklaşık 10 milyar liraya tekabül ediyor. Malum yurt dışından gelen insanlar için yapılan yardım konusunda Türkiye birinci sırada geliyor. 

- Alt gelir grubu için, işçiler için memurlar için 2015 bütçesinde neler düşünüyorsunuz? 

- V. Demiröz: İşçilerimiz ve emeklilerimizin maaş zamları enflasyonun altında kalırsa bu fark tamamlanıyor. Memurlarla ilgili sözleşme imzalanmış 3+3 gibi  bir rakam da karar kılınmıştı. Eğer memurlarda da enflasyon farkı oluşursa bu açığın önümüzdeki sözleşme döneminde kapatılacağına inanıyorum. Bunun yanında seyyanen üniversite öğretim üyelerimize, doktorlarımıza, yargı mensuplarımıza, öğretmenlerimize ek iyileştirme yapıyoruz. Doğrusu gönlümüzden geçen parça parça değil de tüm memurlara bir iyileştirme yapmaktır. Ancak memur kadromuz çok şişkin. 3,5 milyona yakın memurumuz var. Bu rakam daha alt sınırlarda olsa memurumuzun alacağı destek te o nispette artacaktır. 

- Gelirlerimizin büyük bir bölümünün sosyal güvenliğe gittiğini görüyoruz. Yüzde kaç sosyal güvenliğe ayrılıyor, bununla ilgili ne gibi tedbirler düşünüyoruz.  

- V. Demiröz: Sosyal bütçenin prim gelirleri genel bütçenin dışında. Sadece hazinenin 20 milyar liralık bir desteği var. Süspanse ediyor. Biliyorsunuz bu rakam geçmiş yıllarda çok çok yüksekti. Emekli yaşıyla ilgili geçmiş dönemlerde düzenlemeler olmuştu. Birisi 1970- 1980 arasında  bir diğeri 1990 lı yıllarda. Ama maalesef o dönemdeki yönetimler uygulamadı ve ülkenin faydasına olan bu yasaları iptal etti. Bu yapılanlar maalesef sosyal güvenliğin belini kırdı. Ama bu defa bunun üzerinde çok ciddi duruyoruz. Emekli sayımız çok yüksek. Biliyorsunuz çalışanlarımızın sayısı 18 milyon, emeklimiz 10 milyon. Emekli yaşı yükseldiği için hazinenin süspanse ettiği oran düşecek. Bu oran düştükçe emekli maaşlarına da yansıyacak ve emeklilerimizde daha fazla zam11 alabilecek. Maalesef geçmişte 35 yaşında 38 yaşında emekli olan vatandaşlarımız oldu. Bu insanlar daha uzun yıllar üretebilecekken hayatlarının en verimli dönemlerinde emekli yapıldı. Emeklilerimiz bugün hala geçmişteki bu yanlış politikaların sıkıntısını yaşıyorlar. Bu zaman içerisinde düzelecek, Türkiye’nin üzerindeki kambur her geçen gün azalıyor. Sosyal Güvenlikte dengeyi kurduğumuzda yani kendi primi kendine yetecek duruma geldiğinde emeklimiz daha müreffeh bir hayata kavuşacaktır. 

www.adilcevaz13.com