Siz Zehirlenmiş İdeolojilerin Kurbanlarısınız
A+A-
Türkiye, son on dört yılda gerçekleştirmiş olduğu devrim niteliğindeki ekonomik ve demokratik gelişmelerle, ifade özgürlüğünde kat ettiği önemli mesafeler sayesinde, Ortadoğu’da yaşanabilir huzurlu bir ülke olması bakımından parmakla gösterebilen tek ülkedir diyebiliriz. Ülkemizdeki olumlu gelişmeleri hazmedemeyen uluslararası ve içerideki şer güçler devreye girerek, ülkemiz üzerinde her geçen gün kirli oyunlar kurarak, belirsizlik yaratmaya çalışmaktadırlar.
Geçenlerde akademisyenlerden oluşan bir grup, bölgede yaşanan olaylara "devlet katliam yapıyor" diye bildiri yayınlayarak imza kampanyası başlattılar. Bu vahim duruma da fikir özgürlüğü adını koydular. Şimdi neresinden tutsan elinde kalıyor, hani hendeklerin kapatılmasını, silahlı unsurların(PKK) şehirleri terk etmesini isteyip, devletin de sokağa çıkma yasağına son vermesini talep edilmiş olsa bildiriyi anlayacağız, fakat binden fazla akademisyenin bir araya gelerek "devlet katliam yapıyor" demesi ülkemiz üzerinde yeni bir oyunun fitilinin ateşlendiğini gösteriyor ve maalesef bunlar bu ülkenin okullarında yetişmiş ünvan almış ve çocuklarımızı emanet ettiğimiz koca adamlardır.
Devletin vatandaşının burnunun kanamaması için elinden gelen hassasiyeti göstermesine rağmen, akademisyenlerin art niyetli ve tek taraflı bir bildiriyi pervasızca yayınlayarak, ülkemizin uluslararası arenada zor durumda bırakılmaya çalışılması çok vahim bir durumdur. Oysa aydın denen bu şahısların bir çoğu ne bölgeyi bilir, ne de burada yaşanan acıları… Bunların derdi üzüm yemek değil, bağcıyı dövmektir. Şuradan soruyorum imza veren kaç akademisyen hendekler yüzünden evini terk etmek zorunda kalan vatandaşların yardımına koşarak destek oldu?
Bunların ne devlet, ne de millet umurlarında değil. Yıllarca ülkenin nimetlerinden faydalanan bu güruh; ülkenin gelişmişliği, büyümesi, vatan sevgisi nedir bilmezler. Bunlar milletin değerlerine savaş açmış; Bayrağında hilal, İstiklal Marşı’nda İslami hassasiyetler, minarelerinde ezan okunduğu için bu milletten pek haz etmezler.
Bu kendilerine aydın diyen anlayış, yıllarca bu milleti hor gördü, milletin dinine, baş örtüsüne, imam hatibine, gelenek ve göreneğine örümcek kafa, cağ dışı diyerek acımasızca saldırdı. Bu zihniyet her platformda teröre destek vererek, Türkiye’nin Suriye olması için çabalayan, milletinin gönlünde taht kurmuş Sayın Recep Tayip Erdoğan’a diktatör ve katil iftiralarını atarak itibarsızlaştırmaya çalışan, hükümetin gitmesi için dış devletlerle iş birliğine soyunmuş bu sorunlu anlayış belli ki efendileri tarafından verilen görevi yerine getirmeye çalışıyorlar.
Kusura bakmayın ama sizler zehirli anlayışların kurbanlarısınız, sizlerin ifade özgürlüğü anlayışınız bu milletin dini ve milli değerlerine saldırmak mıdır? Siz bu halkın vergileriyle maaş alacaksınız, utanmadan da devleti arkadan vuracaksınız, yazıklar olsun size ve sizi bu hale getiren zehirli ideolojiye.
Lütfen, bu Asil milletle barışık olmayan hastalıklı düşüncelerinizi bir daha gözden geçirin, yoksa bu ülkede hiçbir zaman itibarlı olamayacaksınız.
Bu yazı toplam 3323 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
Bir deyişle perşembenin gelişi çarşambadan belli. Öyle hikaye yazmakla, görüneni farklı anlatmakla, bazı kesimleri şirin göstermeyle olmuyor.Olmayacağınıda sizin yazılarınıza cevap vererek sizlere söylemiştim. Terör ile masaya oturmanın bedeli bu öyle zehirlenme falan yok oyun içinde oyun hepsi, süreç ne oldu ne güzeldi demi PKK nin eleman temin, belediye ve bölge halkını arkasına alıp ya tehditle yada isteyerek bölgeye hendek kazma ve mayın döşeme, şenlilkler yapıp çocukları örgüte kazandırma ne kadar şirin gösterdiler demi (işte bu geri dönüşüm); yılanla oturmanın bedeli DAHA ÇOK SEY YAZILIR AMA BİZ YAZAR DEĞİLİZ EDEBİYAT PARÇALAYALIM. biraz eğri oturup doğru yazalım. Bu olanların sorumlusu kim hadi yazar olan sizsinizya yazın.
Yanıtla (0) (0)yılan ı iki yıl uyutup görmezden gelmek sonra biz kandırıldık demek de neymiş. pkk kendisini dokunulmaz bi güç görmeye başlamıştı demi. Ama öyle yağma yok.
Sayın Recep Günay yorumunuzun bir parafında şöyle yazmışsın "Allah'tan korkun kuldan utanın biraz vicdanlı davranın öyle din iman edebiyatı yaparak kimseyi kandıramazsınız." Sayın Günay, Sen bu laflarınla paralelci zihniyetin başı gibi beddua ederek kimlerle birlikte hareket ettiğin gayet çok açık. Sayın Recep Günay, Hükümeti yerden yere vururken Ne gariptir ki teröre destek veren akademisyenlere, ve terör örgütüne hiç bir laf söylememen tesadüf olamasa gerek, oysa senin mensup olduğun partin bile bu sözde akademisyenleri ve yerden yere vururken senin bu yaptığın bulanık suda balık avlamaya benziyor. Belli ki bu ara "zaman" çok okuyorsun. İlginize teşekkürler.
Yanıtla (0) (0)Sayın Yazar: Her dönemde ,Devleti ele geçiren ve siyasi uzantılarını kadrolaştıran iktidarlar rakiplerini türlü hilebazlıklarla iftira atma onları küçümsemekten geri durmazlar.Hatta devleti tümüyle ele geçiren siyasiler onların yapmış oldukları yanlışları anlatmaya yeltenen rakipleri ve dostlarını bile gözlerini kırpmadan hain ilan ederler.Devleti kendi çıkarları ve cevresi için kullanan,parselliyen ,kadrolaşan,yolsuzluklara,parsellemelere,satılmalara,rüşvetlere,zulümlere,hain ilan edilmelere ses çıkarmayan dilsiz şeytandır tabiki hainler ve lanet işbirlikçiler vardır. Bu minvalden bakaçak olursak çözüm süreçi lanet barışta,Doğu ve Güneydoğu parsellenirken devlet yanlısı iş adamlarından 250 biner tl haraç alınırken,Belediyelere gönderilen paraların nereye harcandığı sorulmazken mayınlar yerlere gömülürken ,silahlar,bombalar,mühimmatlar stoklanırken hendekler kazınırken devletin gören gözü duyan kulağı ne yapıyordu.Bunlar görmezden gelinirken hiç mi öz eleştiri yapmayacaksınız.Allah'tan korkun kuldan utanın biraz vicdanlı davranın öyle din iman edebiyatı yaparak kimseyi kandıramazsınız.Her dönemde siyasiler devlet yönetimine geldikleri vakit devleti ele geçirmeye çalışırlar 1930 ların CHP dönemi 2015 AKP dönemi ikiside aynı şefliktir hiç kimse bunu inkar edemez. daha çok yazılacak şeyler var Selam ve
Yanıtla (0) (0)dua ile .
Yazar, Türkiye'nin coğrafi olarak bulunduğu bölge içinde ekonomik ve sosyal yönlerden iyi bir konumda olduğunu ifade etmiş. Bu doğru bir tespit. Zira malum coğrafya ve Türkiye ortada. "Orta doğu" üretilmiş bir terim ve malumunuz Avrupa'ya ABD'ye göre orta-doğu, yoksa Çin'e, İran'a, Pakistan'a Hindistan'a, Japonya'ya göre batı, Rusya'ya göre güney, Afrika'ya göre kuzey'dir. Batının bu bölgeye, Müslüman coğrafyaya biçtiği bir isimdir. Yoksa bize göre bu bölge İslam coğrafyası, Medeniyetler bölgesidir, Dinlerin doğduğu, yayıldığı, peygamberlerin geldiği, kavimlerin değişip dönüştüğü, veya helak olduğu bölgedir, İnsanlığın tarihidir. Dolayısıyla kelimelere takılmayalım. Yazar düşüncelerini ifade etmiş, düşüncelerini ülkemiz ve milletimizin birliği ve beraberliği için ifade etmiş, anlaşılıyor. GELİŞMİŞ BATI LİGİ nin de ne olduğu ve ne olmadığı şimdiye kadar yaşananlardan anlaşılmalı. Batı hiç bir zaman bizim için ölçü olamaz. Güzel hasletler Dünya’da her yönde her ülkede vardır; kuşkusuz kötü hasletler de. Batı (Yönetim, ideoloji olarak) sadece çıkarcıdır, sömürücüdür. Medeniyetleri! Sömürdükleri mazlum milletlerin kanı, emeği, teri üzerine kuruludur. Kendi çıkarlarını düşünür, çifte standartçıdır, haçlı zihniyeti olarak İslam'a ve Müslümanlara karşı insafsızdır. Hiç de demokratik değildir, Batı toplumlarında İslam'a karşı yüksek ilgiyi kırmak için terör örgütlerini kurar, destekler. İslami ifadesini terörle birleştirir, algı operasyonu yapar. İslamafobi üretir. Bizim gibi mirasyedi olmadan İslam'ı daha iyi öğrenerek gerçek Müslüman olabilecek batıdaki potansiyeli engellemeye çalışır. Bugün Kur'an ve Sünnet her dilde iletişim imkanları sayesinde batıda her kese rahatlıkla ulaşmakta, insanlar kurtuluşun akıl ve mantık, merhamet, ilim ve irfan dini olan İslam'da olduğu kanaatine ulaşmaktadır. Dünyaya hakim olan ve hakimiyetini devam ettirmek isteyenler ise Müslüman ve mazlum ve fakat zengin kaynaklı coğrafyalarda iç huzursuzluklar, mezhepsel sorunlar çıkararak, etnik farklılıkları kaşıyarak bu bölgeyi birbirine düşürerek kolay idare (lokma) etmek istemektedirler. Uyanık olmak gerek. Okumak, anlamak gerek, kardeşliği pekiştirmek gerek. Paylaşmak (acıları, sevgileri, varlığı) gerek. Acizane düşüncelerim. Selametle.
Yanıtla (0) (0)Muhammed rumuzlu arkadaş öncelikle ben kimseyi hayinlikle suçlamamışım. Neden dersen yazılarımı daha ölçülü yazma gereği duyduğumdandır. Kardeşim bunu bilesin ki özgürlük, yalan ve iftira atarak milletini, adil olmaya çalışan devletini uluslararası arenada zor durumda bırakmaksa evet bu ihanetin ve hayinliin ta kendisidir. Muhammet kardeş özgürlükten dem vuran bu sözde aydınları biz 28 şubattan da çok iyi biliriz, inan bana bunların özgürlük anlayışları hiç bir zahan bu milletin dini ve milli özgürlüğü için atmamıştır. Kardeş, Bizim kimseye düşünce beğenmiyoruz, bunların derdi bu milletin değerleriyle alay etmektir bunada özgürlük adını koyuyorlar. Millet tek taraflı bu metni yazanları hiç bir zaman affetmeyecektir.
Yanıtla (0) (0)