Adilcevazlı Esnafına Adilcevaz İçin Sahip Çıkmalı

Bir yerleşim beldesinin gelişmişlik düzeyi, ekonomik seviyesi çarşısından pazarından belli olur. Müşteri yoğunluğu, esnafın memnunluğu varsa orada işler yolundadır demektir. Siz bilirsiniz ben yine de ifade etmiş olayım esnaflar sadece ticari bir faaliyet yapmaz kamu hizmeti de verir. O yerleşim yerindeki halkın sevincinin, kederinin ortak paydasıdır. Bazen bir Hızır, bazen acil bir derde derman olurlar. Karnımızı doyurur, elbisemizin söküğünü yamarlar.

Gelin görün ki zamanın getirdiği imkânlar, iletişim ve ulaşımda varılan nokta, dış kaynaklı alternatif alışveriş merkezleri ve internet ortamında alış veriş Adilcevazlı esnafı zor duruma sokmuştur. Ayağımıza giydiğimiz çorap bile Adilcevaz’dan alınmaz olmuş. Esnaflar, iyi mal getirdi, ucuza verdi de biz mi almadık diyeceksiniz.  Fiyat farkı, istediğimizi bulamama nasıl olacak gibi kendimizce haklı gerekçeleri sıralayacaksınız.

Buna karşılık esnaflarımız da ürün maliyetinin, dükkân ve çalışan giderlerinin, vergi vs tüm kalemlerin etkisiyle mecburen az yüksek olduğunu söylüyorlar. Satılan ürünün daha hesaplı olmasının en önemli bir faktörü sürüm, arz talebin yukarı doğru seyretmesine bağlı olduğunu belirtiyorlar. Sürümden kazanabilmesi ancak bizlerin Adilcevaz’dan alışverişine bağlı tabi.Genel talepleri karşılamak için ellerinden geldikçe imkânlarını zorladıklarını da gözden kaçırmamak lazım.

Bizler müşteri olarak beğeni seviyemizi bayağı da yükselttiğimizden, beklentilerimizi yukarıya taşıdığımızdan küçük esnaflarımız bunu karşılamakta güçlük yaşıyor. Ama şu bir gerçek ki esnaflarımız da ev geçindirmeye çalışıyor.  Aslında biz sadece ekmek, ayakkabı gömlek almıyoruz, onların ayakta durmalarına yardımcı oluyoruz. İlçemizde ticaretinden, işinden dolayı ayyuka çıkmış iyi bir seviyeye gelmiş bir esnafımız yok. Sütey’den gelen ot, Yazıdüzü’nden babadan kalan tarla, evin önündeki ceviz erik olmazsa birçoğu bu işi yürütemez.

Bazen kendim şöyle de düşünüyorum, aldanmamak ve aldatmamak şartıyla kazandığının bereketini görmek için memleketinin insanıyla esnafıyla alışveriş yapmak gerekir. Sekiz yıl kadar Adilcevaz’da hizmet veren Şanlıurfalı bir arkadaşımız vardı. Adilcevaz’ı çok severdi. Dışarıdan alışveriş yapanlara çok kızardı. Eğer Adilcevaz’ın gelişmesini, kalkınmasını isterseniz Adilcevaz’da alışveriş yapın derdi. Adilcevaz kalkınsın ki, biz de daha iyi hizmet alalım derdi. Farklı bir ilden olmasına rağmen bu konuda çok hassas davranırdı.

Birkaç kuruş cebimizde kalsın diye memleketimizi bahtsız bir talihe düçar etmeyelim. Bu konuda hassas davranırsak bereket, bolluk ve ihsan da bizimle olur. gitburadan.com, benimakemmemleketimin..com/ diyelim, kendi esnafımıza sahip çıkalım. Bugün birçok yer bunun farkına vararak yerel belde esnafına sahip çıkılması için çalışmalar yapıyor. Büyük şirketler, avmler perakendeyi tekel haline getirmişler ve küçük esnafın nefes alacak mecali kalmamıştır. İnsanız eksiğimiz vardır, olur ama biz ıslah ve eksiği tamamlama yoluna gidelim. İnsanı/esnafı yaşat ki Adilcevaz’ da yaşasın.