Kaç mevsim geçti yokluğunun üzerinden
Bilmem ki hala yaşıyor musun
Öldün mü, kaldın mı
Yattığın yer cehennemden bir çukur mu yoksa cennetten bir bahçe mi
Hangi mayası bozuk sevdada boğuldun
Kaç yorgun secde geçti yüreğinden
Alnın hala temiz mi
Aynı yerde misin hala
Uzaklardan gökyüne bakarken beni anıp gizli gizli ağlamakta mısın

Ölülerin şehrinden ne olursun bir haber ver

Bak gecelerimi senin yokluğuna verdim
Çayıma senin yokluk zehrini kattım
Aşkla yandım, ızdırapla uyandım
Hep yokluğuna susayıp başka hasretlere kucak açtım
Penceremde senin ışığın yok
Gönül sarayım darmadağın
Yer gök gözümde aynı
Toprağın altını üstüne getirdi hasretler
İçtiğim suya sensizlik karıştı
Yudum yudum dağıldın bedenimin her zerresine
Gözlerime adeta senle bir perde çekildi
Senden başka herşey karanlık
Yol bitti sen bitmedin diye, yollar bozuldu bu gidişe 
Dilim lal kesildi, gönlüm ağlarken
Sağırlar duydu, sen duymadın

Ölülerin şehrinden ne olursun bir haber ver
Rüyarıma gel, burdayım de
Elini avuçlarıma koy, ben öldüm de