Kıymetli okurlar; yaşanmış ve ders çıkarmamız gereken gerçek bir mesele anlatacağım. Suriye de iç savaş yaşanmadan önce orada yaşayan insanlar ideolojik fraksiyonlar ve farklı düşüncelerden dolayı bir araya gelip ülke meselelerini konuşup tartışamazlarmış. Suriye’de iç savaş başladıktan sonra milyonlarca insan evinden barkından oldu. Bunlardan 4 milyona yakın olan muhaciri ülkemiz ensar anlayışıyla bağrına bastı.

Ülkemize gelen farklı düşünceye sahip üç Suriyeli hemşeri birbirinden habersiz İstanbul’a gelmişler. Bunların maddi durumları çok iyi İstanbul’da ne yaparız diye düşünürken tevafuk bu ya üçü de birer araç alarak hurda ve kağıt toplamaya başlamışlar. Bu şahıslar her zaman ki gibi İstanbul çöplüğünde kağıt toplarken karşılaşmışlar ve sen ne arıyorsun burada diye sormuşlar bu üç hemşeride bir birbirlerini görmenin sevincini yaşamışlar derken sohbet koyulaşmış ve bu üç hemşeri şu tespiti yapmışlar. "Biz memleketimizde bir araya gelip konuşamazken elin çöplüğü bizi bir araya getirdi" diyerek hayıflanmışlar.

Evet, Suriye’yi yakıp yıkan Esed ve emperyal güçleri ülkeyi adeta viraneye çevirdiler. Başta Amerika, Rusya ve Esad güçlerinin istinasız yakıp yıkmadıkları ev kalmadığı gibi milyonlarca insan evinden sürgün edildiği gibi bir milyondan fazla insan maalesef hayatını kaybetti.

Küresel şer ittifaklar, Suriye’de, Irak’ta, Yemen’de, Libya’da, Afganistan’da yaptıkları böl, parçala, yut zulmünü bizim ülkemizde de yapmak için, özellikle son beş yılda ülkemize yapılan ( 17-25 Aralık operasyonu, Gezi, Kobani, canlı bombaların patlaması, Hendek olayları ve 15 Temmuz hain darbe girişimi) operasyonlarla ülkemiz Suriyeleştirilmeye çalışıldı.

Liderimiz Erdoğanın dik duruşu ve milletimizin feraseti ve mücadelesiyle bütün bu olumsuzluklar birer birer bertaraf edildi. Ülkemiz, ümmetin ve dünya mazlumlarının son kalesidir. Bugün bölgeyi kan çanağına çeviren iç ve dış düşmanlar İslam medeniyetini, tarihini ve şehirlerini birer birer yok ettiler, biz bu zulme Suriye’de, Irak’ta Afganistan’da şahit olduk. Devletimizi yıkamayan bu zalim anlayışlar, yeniden ülkemiz üzerinde ekonomik kirli oyunlarla oynayarak 24 Haziranda yapılacak seçimler üzerinden yeniden kaos yaratılmak istenmektedir.
Bütün bu fitne girişimleri Allahın izni ile milletimiz tarafından 24 haziran günü bertaraf edilecektir.

Ey kürsel şer güçler ve içimizdeki işbirlikçileri buna inanın bizi bölemeyeceksiniz. Bu milleti elin çöplüğünde bir araya getirmeye gücünüz yetmeyecektir. Biz bu kadim coğrafyanın kara yağızlı, mücadeleci, tarihinde destanlar yazmış, on altı devleti iman gücüyle adeta küllerinden yeniden meydana getirmeyi başarmıştır. Çağ açıp kapamış bu asil millete ne yapabilirsiniz? Bütün oyunlarınız fırıldaklığınıza rağmen bizi yıkamayacaksınız, bize diz çökertemeyeceksiniz. Son on altı yılda sessiz devrimler gerçekleştiren bu millete ve liderimiz Erdoğana ve ekibine oynadığınız oyunlarınız elinizde patladı. Son olarak 24 Haziran seçimlerine bağladığınız ümidiniz Allah’ın izni ile boşa çıkacaktır. Allah’ın izniyle kazanan Türkiye olacaktır.

Bugün darılma günü değildir. Bugün yanlışları büyütüp doğruların üstünü örtme zamanı değildir. Dün olduğu gibi bugün de ülkemiz üzerine dönen oyun çok büyüktür. Bu oyuna gelmemek ve devletimizin selameti ve bakaası için gün birlik ve beraberlik olma günüdür.

Ülkemizin bekaası için gün Reise ve ekibine sahip çıkma günüdür. Darılma günü değildir. DEVAM...

Sevgi ile kalın.