1. YAZARLAR

  2. Cafer AKDENİZ

  3. Ölüm Gerçeği
Cafer AKDENİZ

Cafer AKDENİZ

Yazarın Tüm Yazıları >

Ölüm Gerçeği

A+A-

Ölüm her canlı için yüzde yüz kaçınılmaz bir gerçektir. Her an kapımızı çalabilir. Her insanın kendi hayatı hakkında bitmez tükenmez planları vardır. Okula gitmek, ilkokul, ortaokul, lise ve üniversite derken ve akabinde mezun olmak, iş sahibi olmak, ev sahibi olmak, evlenmek, çocuk sahibi olmak, çocuğu büyütmek, güzel bir hayat yaşamak, emekli olup rahat bir hayat sürmek. Derken hayatın bittiğini, yolun sonuna gelindiğini ve artık her şeyin bittiğini düşünmek insanı dar alana hapsetme anlamına gelmektedir. Çünkü ölüm bir son değil, bir sonun başlangıcıdır. Asıl gerçek son dünyamıza başlangıç yapmaktır. Şimdiye kadar olanlar geçici ve misafirlikten ibarettir. Bundan sonra asıl memleketimizde hayata ve hesaba yeniden başlamaktır.

Ey insanoğlu ölüm yüzde yüz gerçektir. Kaçacak, sığınacak bir yer arıyorsan tek bir yer var, O’da Allaha sığınmaktır. Hey hat gerisi fantezi ve oyalamadır. O zaman tüm hesaplarımızı ölüm üzerine yapalım. Ölüm güzeldir. Yoksa 3000 yıllık dedemle 2900 yıllık nenemle 2000 yıllık gelinlerimle bir evde milyon insan yaşardık. 3000 yıllık dedemin kültürü ile 50 yıllık torun nasıl anlaşırlardı. Günümüzde 70 yıllık babamızın son 5 yılındaki yataklarda geçirdikleri rahatsızlıklarına bakamazken bu gibi yaşlıları yaşlılar yurduna bırakmaktayız gerisini sizler düşünün. Onun için ölüm yeniden dirilmek için bir nimettir. Nasıl yeni doğan çocuklarımız nimetse ölümlerimizde nimettir.

İnsanoğlu bunları bilmesine rağmen ölümü pek düşünmez, hatta unutmaya çalışmaktadır. Hâlbuki bu kişinin kendisini kandırmasından başka hiçbir şey değildir. O düşünse de, düşünmese de bu olayları yaşayacaktır.

"O ölüm sarhoşluğu bir gerçek olarak gelip de, (insana; işte bu senin yan çizip kaçmakta olduğun şeydir.(denildiği zaman)" Kaf Süresi 19

İnsanlar ölümle ilgili bilgi istemezler, Ölümden sonraki hayatı düşünmezler, ölümü konuşmak istemezler hatta duyduklarında kaçar ifadelerle "işte hepimiz toprak olacağız bunda ne var"ya da mezarda uykuda dinleneceğiz deyip geçerler. Ama gerçekler öyle değildir. Çünkü gerçekler Kuran’ın bildirdiği gibidir. Vakıa Süresinde şöyle buyurulmaktadır.

"Hele can boğaza gelip dayandığında,

Ki o sırada siz (sadece) bakıp duruyorsunuz.

Biz ona sizden daha yakınız ancak göremezsiniz." Vakıa Süresi 83,84,85

Diğer bir ayette; "Onların malları ve evlatları seni imrendirmesin; Allah bunlarla, ancak onları dünyada azaplandırmak ve canlarının onlar inkâr içindeyken zorluk içinde çıkmasını istiyor. Tevbe Suresi 85"

Bunlara karşı müminlerin ölümü ise güzellikle olur. "Ki melekler canlarını aldıklarında; selam size derler. Yaptıklarınıza karşılık olunmak üzere cennete girin. Nahl Suresi 32"

Ey insanoğlu zaman bitmeden, sonun başlangıcına gelmeden kendine gel, bu göreceğin sahneden ibret al ve ona göre Rabbine kul ol. Yoksa iş işten geçtikten sonra vay toprak başıma ben ne yaptım dememen için bu gidişatımızdaki olaya bakalım; Ölüm anından itibaren hayat boyu ben dediğiniz ve sahiplendiğiniz o beden, sıradan bir et parçası haline gelecek. Etrafta ağlayanlar. "DAHA DÜN BURDAYDI, DAĞ GİBİ ADAMDI, ZENGİN BİRİSİYDİ, GENÇLİĞİNDE GÜZEL BİR BAYANDI vs." Diyenler olacak sonra o bedeni alıp evin bir odasına, belki de morga koyacaklar orada bir gece bekleyecek ertesi gün gömme işlemleri başlayacak cansız bedeni alıp gasil haneye götürecekler, sana dünyada malım, eşyalarım, eşim, çocuklarım, dostlarım dediklerin hiç birisi seninle gelmeyecek ve gelmek istemeyeceklerdir. Hayattayken sana değer verenler yine seni bir bez parçasına sarıp şehirden uzak en değersiz toprak veya dere kenarı neredeyse oraya yollayacaklardır. Daha sonrada sonun başlangıcı başlayacaktır. Dünyada keyif sürdüğün, hiç bitmez, tükenmez, mallarınla, makamınla üstünlük tasladığın ve helal haram demeden topladıkların senden sonraki varisler yiyecekler sen diğer tarafta sopanı yiyeceksin. Ayrıca yediklerinin yaptıklarının hesabını ödersin, sonuç olarak ölümden sonra başlayacağın hayatın güzel olmasını istiyorsan ki istiyorsun, bunun için dünyadayken senin sorumlu tutulacağın cevapları sana gönderilen kılavuz kitabını oku ve yaşa, iyilerle birlikte ol iman edenlerle Müslümanlarla birlikte insanlığa faydalı olmaya çalış çünkü kurtuluşun Kitap ve Müslümanlardır. Müslümanlar Kur’an-ın değimi ile ; Sizler insanlık için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz iyiliği emreder kötülükten sakındırırsınız’ der. Kitap, ölüm ve ölümden sonraki hayat yüzde yüz gerçektir. Yine Kitap ahirette sorulan sorulara cevaptır. Ölüm sonun başlangıcı ve evin penceresinden karşı mezarlığa baktığın gerçeğindir.in yüzde yüz kaçınılmaz bir gerçektir. Her an kapımızı çalabilir. Her insanın kendi hayatı hakkında bitmez tükenmez planları vardır. Okula gitmek, ilkokul, ortaokul, lise ve üniversite derken ve akabinde mezun olmak, iş sahibi olmak, ev sahibi olmak, evlenmek, çocuk sahibi olmak, çocuğu büyütmek, güzel bir hayat yaşamak, emekli olup rahat bir hayat sürmek. Derken hayatın bittiğini, yolun sonuna gelindiğini ve artık her şeyin bittiğini düşünmek insanı dar alana hapsetme anlamına gelmektedir. Çünkü ölüm bir son değil, bir sonun başlangıcıdır. Asıl gerçek son dünyamıza başlangıç yapmaktır. Şimdiye kadar olanlar geçici ve misafirlikten ibarettir. Bundan sonra asıl memleketimizde hayata ve hesaba yeniden başlamaktır.

Ey insanoğlu ölüm yüzde yüz gerçektir. Kaçacak, sığınacak bir yer arıyorsan tek bir yer var, O’da Allaha sığınmaktır. Hey hat gerisi fantezi ve oyalamadır. O zaman tüm hesaplarımızı ölüm üzerine yapalım. Ölüm güzeldir. Yoksa 3000 yıllık dedemle 2900 yıllık nenemle 2000 yıllık gelinlerimle bir evde milyon insan yaşardık. 3000 yıllık dedemin kültürü ile 50 yıllık torun nasıl anlaşırlardı. Günümüzde 70 yıllık babamızın son 5 yılındaki yataklarda geçirdikleri rahatsızlıklarına bakamazken bu gibi yaşlıları yaşlılar yurduna bırakmaktayız gerisini sizler düşünün. Onun için ölüm yeniden dirilmek için bir nimettir. Nasıl yeni doğan çocuklarımız nimetse ölümlerimizde nimettir.

İnsanoğlu bunları bilmesine rağmen ölümü pek düşünmez, hatta unutmaya çalışmaktadır. Hâlbuki bu kişinin kendisini kandırmasından başka hiçbir şey değildir. O düşünse de, düşünmese de bu olayları yaşayacaktır.

"O ölüm sarhoşluğu bir gerçek olarak gelip de , (insana; işte bu senin yan çizip kaçmakta olduğun şeydir.(denildiği zaman)" Kaf Süresi 19

İnsanlar ölümle ilgili bilgi istemezler, Ölümden sonraki hayatı düşünmezler, ölümü konuşmak istemezler hatta duyduklarında kaçar ifadelerle "işte hepimiz toprak olacağız bunda ne var"ya da mezarda uykuda dinleneceğiz deyip geçerler. Ama gerçekler öyle değildir. Çünkü gerçekler Kuran’ın bildirdiği gibidir. Vakıa Süresinde şöyle buyurulmaktadır.

"Hele can boğaza gelip dayandığında,

Ki o sırada siz (sadece) bakıp duruyorsunuz.

Biz ona sizden daha yakınız ancak göremezsiniz." Vakıa Süresi 83,84,85

Diğer bir ayette; "Onların malları ve evlatları seni imrendirmesin; Allah bunlarla, ancak onları dünyada azaplandırmak ve canlarının onlar inkâr içindeyken zorluk içinde çıkmasını istiyor. Tevbe Suresi 85"

Bunlara karşı müminlerin ölümü ise güzellikle olur. "Ki melekler canlarını aldıklarında; selam size derler. Yaptıklarınıza karşılık olunmak üzere cennete girin. Nahl Suresi 32"

Ey insanoğlu zaman bitmeden, sonun başlangıcına gelmeden kendine gel, bu göreceğin sahneden ibret al ve ona göre Rabbine kul ol. Yoksa iş işten geçtikten sonra vay toprak başıma ben ne yaptım dememen için bu gidişatımızdaki olaya bakalım; Ölüm anından itibaren hayat boyu ben dediğiniz ve sahiplendiğiniz o beden, sıradan bir et parçası haline gelecek. Etrafta ağlayanlar. "DAHA DÜN BURDAYDI, DAĞ GİBİ ADAMDI, ZENGİN BİRİSİYDİ, GENÇLİĞİNDE GÜZEL BİR BAYANDI vs." Diyenler olacak sonra o bedeni alıp evin bir odasına, belki de morga koyacaklar orada bir gece bekleyecek ertesi gün gömme işlemleri başlayacak cansız bedeni alıp gasil haneye götürecekler, sana dünyada malım, eşyalarım, eşim, çocuklarım, dostlarım dediklerin hiç birisi seninle gelmeyecek ve gelmek istemeyeceklerdir. Hayattayken sana değer verenler yine seni bir bez parçasına sarıp şehirden uzak en değersiz toprak veya dere kenarı neredeyse oraya yollayacaklardır. Daha sonrada sonun başlangıcı başlayacaktır. Dünyada keyif sürdüğün, hiç bitmez, tükenmez, mallarınla, makamınla üstünlük tasladığın ve helal haram demeden topladıkların senden sonraki varisler yiyecekler sen diğer tarafta sopanı yiyeceksin. Ayrıca yediklerinin yaptıklarının hesabını ödersin, sonuç olarak ölümden sonra başlayacağın hayatın güzel olmasını istiyorsan ki istiyorsun, bunun için dünyadayken senin sorumlu tutulacağın cevapları sana gönderilen kılavuz kitabını oku ve yaşa, iyilerle birlikte ol iman edenlerle Müslümanlarla birlikte insanlığa faydalı olmaya çalış çünkü kurtuluşun Kitap ve Müslümanlardır. Müslümanlar Kur’an-ın değimi ile ; Sizler insanlık için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz iyiliği emreder kötülükten sakındırırsınız’ der. Kitap, ölüm ve ölümden sonraki hayat yüzde yüz gerçektir. Yine Kitap ahirette sorulan sorulara cevaptır. Ölüm sonun başlangıcı ve evin penceresinden karşı mezarlığa baktığın gerçeğindir.

Bu yazı toplam 3637 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Yazılan yorumlar hiçbir şekilde www.adilcevaz13.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
1 Yorum